Wednesday, July 18, 2012

fenalar...

bu akşamı huzurla umutla beklediğimi söylememe gerek var mı? bu hafta çok yoğundu ve yorucu idi. kendi adıma mesleki olarakta çok şey öğrendim. belki çok şey olmayabilir ama bir dosyayı açtığımda içine bakıp az çok bir şeyler anlıyorum artık. bu benim için güzel bir şey. bu arada ben mesleki olarak terimini mi kullandım? ben katipliği mesleki olarak benimsedim sanırım. benimsemedim de kabullendim demek daha doğru olur sanırım. neden derseniz, ben mesleki olarak bu işte kalmayı düşünmüyorum. mezun olduğum zaman ki olurum inşallah, kurum içi geçiş yapmayı yada editör olmayı kafaya koydum. burada ömür tükenir ya.. geliyorum  müdire ablama kahve yaptım keyfi kaçtı diye sürpriz olarak bir de uydurmaca yapacağım... yani kahve falı bakacağım.. güzel atarım.. günah vs demenize gerek yok. çünkü biliyorum sadece uydurduğumu ve içime doğanı söylüyorum. lanetim bu aslında, Ahmet abim var Ahmet Ucarat abim sevgili abime bunu anlatmıştım... neyse geliyorum...

geldim esprisiyle devam ediyorum, müdire hanım eşsiz bir ruh güzelliğine sahip.. ama bugün biraz canı sıkkındı.. burada olup canı sıkılmayan, keyfi kaçmayan daha görmedim bizim odada. hayırlısı olsun.

emek verirsem bu 2 sene canımı dişime takarsam 3 senede mezun olabiliyorum kredili sistemin getirisini bildiğimden dedim. ama şu da var az önce derslerime  bir göz attım da, ben en iyisi normal derslerimle mi gitsem..? Orhun Türkçesi benim gözümü korkuttu ki daha Osmanlıca Türkçesi grameri var.. off düşününce ne yapacağımı bilemiyorum...  zaten bugünlerde çok yol ayırımı sunuldu önüme. ne yapacağım Allah'ım? yardım et bana... fikrim firarda ciddi anlamda.. canım sıkkın cidden... hayırlısı olsun inşallah. birazdan iş yerinden çıkacağım. telefon bakayım diyorum Iphone 3 s  almaya karar verdim gibi, Samsung Galaxy de de kararsız kaldım. 6 senedir ben Samsung kullanıyorum ama Galaxy'den Şeyma memnun değil yoksa onunkisi Omnia mıydı? off bilemiyorum. ben ki bir mağazaya girdim mi direkt ayakkabısını, kıyafetini vs alan biriyim. hayatta uzun uzun uğraşmam dolaşmam...ama bu aralar ne konu olsa düşünmeden edemiyorum. içim bir tuhaf 2-3 gündür. hayırlısı olsun

kardeşim Reyhan geldi bugün de, dün Murat geldi. yemekhane de yemek yedik, sohbet ettik. harikaydı o açıdan ... şu anda içimde ağlamak isteyen bir ruh var ağlamak neden istiyorum bilmiyorum. az sonra metrobüs yolunda neşelenirim muhakkak... o kalabalığa bakıp Hayrettin ve metrobüs videosu geliyor aklıma her defasında mı diyeceksiniz evet her defasında... boğaza bakacağım yine uzun uzun bugün.. aklıma tonlarca şey gelecek...

mesela sen geleceksin.. sen geldiğinde ise hüzünleneceğim... neyse ben çıkıyorum. eve erken gidersem bu akşam belki bilgisayarı açarım... açmazsam da yarın olsun hayır olsun diyorum...

ağlamak nasıl bir şeydir bilirim ama gözyaşlarıma sebep sen olma ne olur... uzaktan sebep olma. hayatımda değilken sebep olma... gülüşlerim olmanı dilerken... seni seviyorum demek varken ve özledim bugün de seni diyemezken, ağlamak ne fena...

No comments:

Post a Comment